Eski adıyla Fatsa Dağgüvezi Çatağı Şimdiki Adı İslamdağ Ku’an-ı Kerim Kursu 1966 yılında Halil Tatlıgül hocaefendi öncülüğünde kurulmuştur. Kursun kurulmasından bu yana yaklaşık 5000 öğrenci bu kursta okumuştur. Kur'an kursunda okuyan öğrencilerin her türlü giderleri Kur'an kursu derneği ve hayırsever vatandaşlar tarafından karşılanmakta olup öğrencilerden herhangi bir ücret talep edilmemektedir. Benim okuduğum 1972-75 yılları arasında
İnternette Arayınız!
Şiirlerim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Şiirlerim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
9 Aralık 2021 Perşembe
1974-1975 Yılında Çatak Kuran Kursunda Yatılı Olarak Kimler Vardı / Bekir AKKAYA
Etiketler:
Fotoğraf,
Hakkımda,
İmam Hatip Lisesi Hatıraları,
İnceleme-Araştırma,
İnsan,
Kitap-Dergi-Gazete,
Şiirlerim,
Yazılarım
25 Şubat 2021 Perşembe
Yüzsüz (Şiir) /Bekir AKKAYA
Vallahi çapulcu, billahi çulcu
Ne sağı bellidir, ne de bir solcu
Ezik, büzük, çapsız, tam bir goygoycu
Ne bir usül bilir, ne yola gelir
Güçlü gördüğüne hemen eğilir.
----
Alçaklıkta sınırsızca bir çukur
Kıçından dalar da bildiğin okur
Örümcek ağından ipekler dokur
Edep, haya bilmez, en önde gelir
Güçlü gördüğüne her gün eğilir.
----
Ne sağı bellidir, ne de bir solcu
Ezik, büzük, çapsız, tam bir goygoycu
Ne bir usül bilir, ne yola gelir
Güçlü gördüğüne hemen eğilir.
----
Alçaklıkta sınırsızca bir çukur
Kıçından dalar da bildiğin okur
Örümcek ağından ipekler dokur
Edep, haya bilmez, en önde gelir
Güçlü gördüğüne her gün eğilir.
----
Etiketler:
Kitap-Dergi-Gazete,
Şiirlerim
19 Şubat 2021 Cuma
Hayal Kırıklığı/Bekir Akkaya
Çok gayret gösterdim, çok ta yol aldım
“Derin olsun” dedim, daldım da daldım
Her dibe inişte, hep yalnız kaldım
Aza şükretmedim, “bol” bulamadım.
---
Kazandım kazandım, dostlar çok idi
Karaya çakıldı, bindiğim gemi
Kaptan iyi idi, sağlam dümeni
Koskoca deryada, “sağ” bulamadım.
----
Tarlalar çalıştım, tohumlar ektim
Elma, armut çoktu, fındıklar diktim.
Değirmende mısırları öğüttüm
Birkaç somun kadar,” un” bulamadım.
----
Vallahi çalıştım, dağda bayırda!
Patatesler diktim, Ulu Çayır’da
Çok koyunlar güttüm, elbet sığır da
İki bakraç ayran, “yağ” bulamadım.
----
Bilgiler öğrendim, çokça okudum
Dervişlerin dizlerine sokuldum
Aşık oldum yandım, çok kez yakıldım
Gönlüne girecek, “yar” bulamadım.
----
Güvenim kalmadı, eşe dostuma
Namertler bürünmüş, kuzu postuna
En çok güvendiklerim, geldi üstüme
Karanlıkta kaldım, “nur” bulamadım.
----
Etiketler:
Kitap-Dergi-Gazete,
Şiirlerim
23 Ocak 2021 Cumartesi
Haşmetname
http://www.kumru.tv/ 'de "SESSİZLİĞİN SESİ" olarak bilinen köşede Haşmet Uzar tarafından 21/11/2007'de "Hoş Gelmişsin Bekir" başlıklı son derece alaylı bir yazı kaleme alınmıştır. Yazarının kim olduğu bilinmeyen son derece basit bu yazıya ben şiirle cevap verdim. İşte o ilginç yazı ve benim Haşmete verdiğim şiirli cevap. O günler güzeldi vesselam.
http://www.kumru.tv/ 'de "SESSİZLİĞİN SESİ" olarak bilinen köşede Haşmet Uzar tarafından 21/11/2007'de "Hoş Gelmişsin Bekir" başlıklı son derece alaylı bir yazı kaleme alınmıştır. Yazarının kim olduğu bilinmeyen son derece basit bu yazıya ben şiirle cevap verdim. İşte o ilginç yazı ve benim Haşmete verdiğim şiirli cevap. O günler güzeldi vesselam.
SESSİZLİĞİN SESİHOŞ GELMİŞSİN BEKİRBazen düşünürüm en çok ne kullanılır?Yemek yapıyorsan, ortalama olarak tüm yemeklerde tuz kullanılır...
Etiketler:
Hakkımda,
İnsan,
Kitap-Dergi-Gazete,
Şiirlerim,
Yazılarım
22 Ocak 2021 Cuma
ORDU İMAM-HATİP LİSESİ 1975-76 ÖĞRETİM YILI DESTANI (1975)
İlkokuldan üç yıl aradan sonra 1975 yılında Ordu İmam Hatip Lisesi Orta birinci sınıfa kayıt yaptırdım. Bilenlerin bildiği Ordu İmam Hatip Lisesinin yanındaki pansiyon binası o yıl hizmete girmemişti. Biz o yıl yani orta birinci sınıfı İmam-Hatip Lisesinin şu andaki binasının en üst çatı katında kaldık. Alt katlar sınıflarımız yani şu andaki ana binanın en üst çatı katını yatakhane olarak, alt katları da sınıflarımız olarak kullanıyorduk. En alt kat ise yemekhanemizdi.
O yıl okul müdürümüz Ekrem Şahindi ki, daha sonraki yıllarda Yalova
O yıl okul müdürümüz Ekrem Şahindi ki, daha sonraki yıllarda Yalova
Etiketler:
İmam Hatip Lisesi Hatıraları,
Şiirlerim,
Yazılarım
29 Ekim 2017 Pazar
ÇAKAL (Şiir) /Bekir AKKAYA
Eziktir, düzenbaz kinci hasetçi,
Rengi tanımlanmaz, tam bir fırsatçı,
Utanmaz, arlanmaz, yüzsüz,
yalancı,
Özellikler çakal, görüntü
kuldur,
Seviyesi ölçülüyorsa çukurudur.
El ayak hiç durmaz, “vallah”
dallama,
Karakteri bozuk, tam bir
yalama,
Ezik-büzük ama, çok kez
fırlama,
Uzaktan hoş ama, yakından
boştur,
Seviyesi ölçülüyorsa
çukurdur.
13 Haziran 2013 Perşembe
Kendime Öğütler - Şiir / Bekir AKKAYA
Bu kez sizlere 25.07.1976 Pazar günü “Kendime Öğütler” adında yazdığım bir şiiri sunmak istiyorum. Bundan tam 32 yıl önce yazdığım bu şiiri yaz tatilinde moralimin bozuk olduğu bir günde Fizme – Karapınar Mahallesinde bir mısır tarlasının içersinde yazmıştım. İşte söz konusu o şiirim.
KENDİME ÖĞÜTLER
Kendim bu yolumuz bir hayli uzak.
Uzak yolu bırak tez gidemezsin.
Gidilecek yerler vahşi ve çorak.
Bu gidilecek yeri sen bulamazsın.
*********
Bu inat düşünce seni yok eder.
Bırak bunları da biraz beri gel
Bu işler kötüdür az kendine gel.
Bu inatla sen iş beceremezsin
*********
Gönül dedim sana kıl namazını.
Büyük sözüne git tut ramazanı.
Nefis kötü şeydir aldatır seni.
Kaybolduğun dağda yol bulamazsın.
*********
Annen ihtiyardır baban ihtiyar.
Sözünü dinleyen olur bahtiyar.
Gönül dediğin de vefasız bir yar.
Deşilir yaralar sardıramazsın.
KENDİME ÖĞÜTLER
Kendim bu yolumuz bir hayli uzak.
Uzak yolu bırak tez gidemezsin.
Gidilecek yerler vahşi ve çorak.
Bu gidilecek yeri sen bulamazsın.
*********
Bu inat düşünce seni yok eder.
Bırak bunları da biraz beri gel
Bu işler kötüdür az kendine gel.
Bu inatla sen iş beceremezsin
*********
Gönül dedim sana kıl namazını.
Büyük sözüne git tut ramazanı.
Nefis kötü şeydir aldatır seni.
Kaybolduğun dağda yol bulamazsın.
*********
Annen ihtiyardır baban ihtiyar.
Sözünü dinleyen olur bahtiyar.
Gönül dediğin de vefasız bir yar.
Deşilir yaralar sardıramazsın.
Hergele - Şiir / Bekir Akkaya
Yemin billâh etti, çok yalan kattı
Sıkıştığı yerde attı da attı.
Uzaktan göründü bak şu gelene.
Mahalleyi sulandırdı hergele…
*******
Bir camiye gitti, yalandan kıldı.
Bilmediği şeydi, kıldı da kıldı.
Hacı gördü hoca gördü sarıldı.
Fetvayı bastırdı, dağıttı yine.
Mahalleyi karıştırdı hergele.
*******
Ben sizdenim dedi, öteye geçti.
Meyhaneye gitti içti de içti.
Davette yedikçe kendinden geçti.
Sofranın başına oturdu yine.
Kafaları karıştırdı hergele.
*******
Tevbe şükür dedi, yalan konuştu.
Bulduğu kazları yoldu da yoldu.
Ne oradan oldu, ne şurdan oldu.
Güçlü gördüğüne takıldı yine,
Kafaları karıştırdı hergele…
11 Haziran 2013 Salı
Bir Türküyle Sarıkamış - Şiir ve Yazı / Bekir AKKAYA
Destanları ve Halk Türkülerini çocukluktan beri severek okurum. 1970'li yıllarda, bugün çok fazla alışık olduğumuz cinayet ve buna benzer haberler bir şekilde destanlaştırılır ve sokaklarda beş veya on kuruşa satılırdı. Boyna asılı teyp eşliğinde destan satan kişiyi biz çocuklar büyük bir ilgi ile izler, aldığımız destanı evlerimize götürür aynı makamla büyüklerimize okurduk. Bilhassa yaşlı büyüklerimiz "ah yavrum-vah yavrum!" eşliğinde gözyaşları sel olur, destanlar büyük bir özenle korunur, bütün köylerde elden ele dolaşırdı. Destan dörtlükleri daha çok "anneler-babalar" kelimeleri ile biterdi. Destanı çok güzel okuyan çocuklar her ortamda aranır, bulundukları yerlerde önemsenir izzet ve ikramlarla takdir edilir ve aferimlerle destan tekrar tekrar okutturulurdu.
Her Halk Türküsünün bir hikâyesi mevcuttur. Hatta bir çok halk türküsü destanların ufak bir bölümü olarak karşımıza çıkar. Destanların en önemli özelliği hikâyeyi de içersinde barındırarak olayı en ince ayrıntısına kadar işlemesi ve tüm insani duyguları birazda abartılı olarak destana yansıtması destanın halk tarafından kabul
Her Halk Türküsünün bir hikâyesi mevcuttur. Hatta bir çok halk türküsü destanların ufak bir bölümü olarak karşımıza çıkar. Destanların en önemli özelliği hikâyeyi de içersinde barındırarak olayı en ince ayrıntısına kadar işlemesi ve tüm insani duyguları birazda abartılı olarak destana yansıtması destanın halk tarafından kabul
Etiketler:
İnceleme-Araştırma,
İnsan,
Şiirlerim,
Yazılarım
Yeter Artık (Şiir) /Bekir AKKAYA
Bu filmi çok izledik, aynı tas aynı hamam
Gezi eylemleri de filmin sonunda kalan
Görününler masumdur, gizli eldir kuduran
Bu halk artık uyandı para etmez palavra
Yüzde elliye bak ta, kafa yor sen de anla
Unutmadık henüz biz, Ali’yi Fadime’yi
Mecliste “yuh” çekerek, “hadleri bildirmeyi”
Kat sayı engelleri, Küstah çevik birleri,
Kanmaz artık bu millet, “kurtarıcılara” asla
Ak Parti’ye bir bak ta, kafa yor sen de anla
Nizamı kapattınız, Selameti saf dışı
Bu halk ne yazı gördü, ne de yaşadı kışı
Olmayan düşmanlarla “irtica” sofra aşı
Tıktınız, yedirdiniz zorla zulümle halka
Halkın inancına bak, kafa yor sen de anla.
Ordu sizin değil ki, bu halk askerdir asker
Yüzde doksan dokuzlar, yüzde birleri besler,
Semirdiğiniz yeter, zalimlikleriniz yeter,
Bundan sonra size mi, oyumuz yok hiç asla,
14 Mayıs 2013 Salı
Ozan Selami (Selahattin Sara)'yı Rahmetle Anıyorum / Bekir Akkaya
Notlarımın arasında aramızdan ayrılan bir dostumun kendi el yazıları ile bana yazmış olduğu şiirleri görünce hayli duygulandım. Daha önceden bir gazetede kısaca hayatını http://bekirakkaya.blogspot.com/2008/06/ozan-selamiyi-rahmetle-anyorumbekir.html yazmış olduğum Kumrulu Ozan Selami yani Selahattin Sara’dan söz ediyorum. O benim çok iyi bir dostumdu. Kendisine Allah rahmet etsin diyorum. Çok güzel şiirler yazardı. Hatta benim bildiğim yüzlerce şiiri bulunan bir defteri vardı.
Benim tahminim bu birinin elinde. Sağlığında bunu kendine vermişti. Ve bana da söylemişti. Ben buradan bu defter kimde ise bunu ortaya çıkarsın ve Ozan Selami’nin canı kadar koruduğu şiirleri bari vefatından sonra basılsın. Ve Kumru çok güzel bir şairi ile tanışsın. Ozan Selami’nin yakınlarını tanımıyorum.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Etiketler
Yazılarım
(111)
Kitap-Dergi-Gazete
(96)
Fotoğraf
(78)
İnsan
(67)
Kumru'ya Dair
(65)
İnceleme-Araştırma
(58)
Sizden
(50)
Hakkımda
(32)
İmam Hatip Lisesi Hatıraları
(19)
Kumpas
(12)
Şiirlerim
(11)