İnternette Arayınız!

İnsan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
İnsan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

31 Ocak 2021 Pazar

Ahmet Çapku güya öğüt veriyor!

muhterem bekir hocam,
din baronları diye kastettiğin kişi/ler kimlerdir bilmem. bilmek de istemem.

ancak zât-ı âliniz bir öğretmen olarak eğer ki niyetinizde talebe yetiştirmek, bilgimi görgümü, tecrübemi, ümitlerimi... yetişen nesle aktarmak istiyorum şeklinde bir niyetiniz varsa ne diye sözünü ettiğiniz baronlara takılıyorsunuz? buna ne gerek var.

fuzuli'nin şu beytini sanırım hatırlarsınız:

yâr için ağyâre minnet ettiğim aybeyleme
bağban bir gül için bin hâre hizmetkâr olur.

eğer insan yetiştirmek diye bir derdiniz varsa bence sözünü

Fatih Tinci'den Mesaj var...

Hocam siz bu dünyanın en cana yakın ve en sıcakkanlı insanısınız.Etkinliklerinizi çok yakından takip ediyorum,bu arada herşey çok güzel ve harika ama eksik olan birşeyler var bence:) sitemiz,site içi ziyaretçi potansiyelimiz ve sizin gibi yetenekli  bir öncümüz,kısaca herşeyimiz var.Demek istediğim site içinde bir yarışma düzenlense

KÖTÜLERLE İYİLERİN MÜCADELESİNDE KAZİM KOYUNCUN YERİ /

Kâinatta var olan tüm varlıklardan orijinal kalmayan hatta orijinali de tahrip edip onu bozan tek varlık insanoğludur.  Kim bilir belki de dünyaya geliş nedenimiz doğduğu gibi yaşayarak geldiği gibi gidebilme erdemini gösterebilmede saklıdır.

            Bu dünyada kirlenmeden kire bulaşmadan ayrılabilmek ve güzel bir dünya talep etmek ve bunun mücadelesini vermek ve hayatını bu yola feda etmek yüce ruhlu insanların özelliğidir. Asıl olanda orijinal kâinatın bir parçası olabilme ve insanın güç yetiremediği asıl sistemin bir parçası halinde bozuk olanı tamir ve bozgunculara başkaldırma ile mümkündür. İnsan olmak ve insan kalabilmek

26 Ocak 2021 Salı

Ordu İmam Hatip Lisesi’den Hatıra -(1978)

Ordu İmam Hatip Lisesi öğretmen ve öğrencilerinin öncülüğünde 1978 yılında MTTB’nin yapmış olduğu deneme sınavlarından sonra Ordu Lisesi’nin önünde aşağıdaki fotoğraf çekilmiştir. Fotoğraf bize o yıllarda hep öncülük yapan aktif Akıncılar ve MTTB’nin Ordu’da  fikir ağabeylerimizden Yakup Kırca’nın facebook sayfasından alınmıştır.

         O günün öncü hocalarımızdan bir kaçı bu fotoğrafta yer almıştır. Fotoğrafta bulunanlar: ?, Yakup Kırca,Kemal Öner, ?, ?, İdris Naim Şahin, Ramadan Gökten, Mehmet Çalışıcı,

23 Ocak 2021 Cumartesi

Haşmetname

http://www.kumru.tv/ 'de "SESSİZLİĞİN SESİ" olarak bilinen köşede Haşmet Uzar tarafından 21/11/2007'de "Hoş  Gelmişsin Bekir" başlıklı son derece alaylı bir yazı kaleme alınmıştır. Yazarının kim olduğu bilinmeyen son derece basit bu yazıya ben şiirle cevap verdim. İşte o ilginç yazı ve benim Haşmete verdiğim şiirli cevap. O günler güzeldi vesselam.

                                                                                     SESSİZLİĞİN SESİ
    HOŞ GELMİŞSİN BEKİR

Bazen düşünürüm en çok ne kullanılır?
Yemek yapıyorsan, ortalama olarak tüm yemeklerde tuz kullanılır...

İsmet Erçal : Fındık dalının donduğu anlaşılmaz

İsmet Erçal :"Fındık dalının donduğu anlaşılmaz"
Karadenizde ilk kez 100 yaşındaki yaban kestanelerini bir metre yüksekliğinde keserek kalem aşısı yapıp Bursa Kestanesi’ni Kumru’da üretip, Kumru’da fındığın alternatifinin kestane olduğunu söyleyen İsmet Erçal’la fındığın donmasını ve sigorta konusunu konuştuk.

“Kışın fındıkların donması gerçekleşirse fındığın randımanı yüksek olur.” Diyen İsmet Erçal “ Kışın fındık dallarında su yoktur. Don olduğundan rutubet azalır ve fındık güneş görmüş gibi olur. Bu yüzden de fındığın randımanı yüksek olur.“

Fındığın son donma durumunu sorduğumuzda ise “ Bu bölgede son 50 yıldan bu yana hiç gerçekleşmiş durum değildir. Su bulunmayan

Kumru'da yazarları dinlemek

Okuma alışkanlıkları olanlar, yazarları okur da dinleme imkanını pek bulamazlar. Okuyucu için bir yazarı dinlemek ya da onun yazdığı bir kitabı imzalattırmaktan daha anlamlı bir şey olamaz. Geçen hafta Kumru’lu okuyucular böyle bir imkanı yakaladılar. Kumru Etüt Eğitim Merkezinde düzenlenen “YAZARLARLA TANIŞMA TOPLANTISI”ndan son derece yararlandım. Etüt Eğitim Merkezi İdarecisi Şükrü Mat Beyefendiden aldığım bilgiye göre toplantıya katılanlar; 1. Ali Burhan : Zaman Gazetesi Çocuk Bölümü Editörü ve Muhabir. ESERLERİ : Yıldızlı Atlas, Çocuklar İçin Hikayeler, Ormandaki Bisiklet vs. 2. Salih Zengin : Zaman Gazetesi Çocuk Bölümü Editörü ve Muhabir.

Üretenle tüketenin farkı

 
Her insan her şeyi yapmakla mükellef değildir. Zaten her şey de herkes için değildir. Önemli olan insanın gücü yettiği şeyi yapmasıdır. Bu noktada yapılanın küçük veya büyük diye tarifi söz konusu olamaz. Önemli olan gücü yettiği kadar yapma becerisidir. Elinde çok imkanlar ve güçler olduğu halde hiç bir şey yapmayanlardır asıl irdelenmesi gerekenler. İşin en gülünç noktası ise bu noktada bulunanlar sorumluluklarını eleştiri yaparak ve yüksek ses çıkartarak gizlemeye çalışırlar. Üstelik hiç bir şey yapmadıkları halde bir şey yapma çabası içersinde olanları küçümseme gibi basit hesaplar içerisinde olanlar için o kadar söz söylenmiş ki, biz burada hiç birini ifade etmeyeceğiz.

            Bana göre sözünden nefret etsem de yine de bu cümleyi burada söz konusu etmiş olayım. Ben diyorum ki, ibadetlerin asıl gayesi

22 Ocak 2021 Cuma

İsmet Erçal ve Kumru /Bekir AKKAYA

"Her insan her şeyi yapmakla mükellef değildir.
Zaten her şey de herkes için değildir. Önemli olan insanın gücü yettiği şeyi yapmasıdır. Bu noktada yapılanın küçük veya büyük diye tarifi söz konusu olamaz. Önemli olan gücü yettiği kadar yapma becerisidir." 
"Dizleri üstünde yaşamaktansa, ayakları üstünde ölmek yeğdir." Emiliano Zapata
                                                     DEĞİŞMEYEN GERÇEK

            Doğum ve ölüm. Yaratılan tüm varlıklar için değişmeyen bir kanun. Canlılık dediğimiz yaşamada bu ikisinin arasında geçen süredir. Ruhların "evet Rabbimizsin" dediği ilk yaratılma hadisesinden kıyamete

21 Ocak 2021 Perşembe

Elekçi Köprüsü açılışında dua eden Müftü Hacı Tevfik Efendi'dir

Güler Kumru Kayalık:'Bende şu anda orjinali  bulunan ve  hepimizin Fatsa tarihi yazılarında bir çok yerde yayınlanan bu fotoğraftaki din adamı 1908 yılında müftülük yapan Hacı Tevfik Müftü Efendi’den başkası değildir. Ve orijinal fotoğrafın üstünde 1911 yazısı bulunmaktadır.'


Bugün çok değerli bir hanımefendi ile tanıştım. Yaklaşık dört saate yakın sohbet ettik. Kumru ilçesinin kurulmasından bu yana bilinmeyenleri öğrenme

9 Ocak 2021 Cumartesi

Örnek Dostlar Kitapcı Mehmet ve Talip Hoca /Ekrem Saygı Yazdı

Bazı yaşanmışlık'lar vardır ki, hiç unutulmaz. Yaşarken basit gibi görünür, fakat yıllar sonra bir bakmışsınız ki, beyninizin bir köşesinde bir ivme oluşturmuş ve başlamışsınız anlatmaya, anılara dönüşür iyi veya kötü yaşanamış bütün hikayeler. Yaşınız kaç olursa olsun hep hatırlarsınız ve defalarca anlatırsınız. İçinde anlatılmamış bir hikaye taşımaktan daha büyük yük, ne olabilir ki...
Elli altmış yıllık bir ömür iki cümle ile ifade edilmese de, ben; üç beş cümle ile ifade etmeye çalışacağım ve sizlere iki dost insandan bahsederken, iki de anımı paylaşacağım.
Köyümüzde yaşamış ve ahirete intikal etmiş iki insan... Zaman, zaman küskünlükleri olsa da, birbirlerini anlayabilen iki dost. Biri, kitapçı Mehmet (hoca) AKKAYA ve Talip (hoca) SAYGI...
Talip hoca vefaat ettikten sonra, Mehmet hocanın “ İşte ben şimdi yalnız kaldım” dediğini çok duydum. Her ikisine de Allah rahmet eylesin...

Mehmet hoca, üstüme pislik bulaşır korkusuyla ahırların da hayvanların dahi yanına yaklaşmayan, bütün alet ve edavatları kendine özel ve kimseye dokundurtturmayan, ziyaretine

24 Ekim 2017 Salı

Baba Mustafa (Mustafa Karaoğlanoğlu) ve Şiirleri / Bekir AKKAYA

MUSTAFA KARAOĞLANOĞLU (BABA MUSTAFA)NIN ŞİİRLERİNİ YAYINLIYORUZ/BEKİR AKKAYA

BABANIN YERİ LOKANTASININ SAHİBİ BABA MUSTAFANIN ŞİİRLERİ. KENDİSİNE ALLAH RAHMET ETSİN...

Elimde yaprakları solmuş ve bir o kadar özenle korunmuş bir defter var. Defter deri ciltli olup kapağı çevirdiğinizde ilk sayfasında bir asker fotoğrafı. Hemen fotoğrafın altında lale resimleri yapılmış bir yazı “ŞİİR DEFTERİ”
Aynı sayfada en alt sağ köşede Mustafa Karaoğlanoğlu, 6. Zh.Tuğ.Ord.Bl / KANDİLİ yazan bir adres. Defterin ilk yaprağını çevirdiğinizde son derece düzgün yazılmış bir yazı.

AÇMA
Açma bu defteri gözyaşı bulursun
Okuma bu satırları hıçkırıktan boğulursun
Sanma ki bu deftere derdimi yazdım.
Derdimle bak beri bağrımda kazdım.
Açma bu defteri bağrım yanıktır.
Okuma bu satırları sevgilimden ayrılıktır.

Her ne kadar elimdeki defter “AÇMA” başlığı ile yazılmış satırlarla başlasa da sayfaları itina ile açarak birbirinden güzel şiirleri okuma imkânınız oluyor. Bu defter iki yıldan bu yana bende. Yani bu defterdeki şiirleri ben iki yıl öncesi okuma imkânım oldu.
Hemen masamın üzerinde Şair Kamil Yüce’nin Gönül Bahçesi isimli şiir kitabı mevcut. 180 sayfalık şiir kitabını okurken sayfa 167’de “BABA MUSTAFAM” adında 20 kıtalık 09.04.2002’de yazılmış bir şiirle karşılaştım.
Bu şiir kitabında bu şiir kim için yazılmış diyorsanız hemen söyleyeyim. Elimde bulunan şiirlerle dolu defterin sahibi ve hepimizin tanıdığı BABANIN YERİ LOKANTASININ SAHİBİ BABA MUSTAFA adıyla bilinen Mustafa Karaoğlanoğlu’na.
Peki, Baba Mustafa Kimdir?
9 Nisan 2001 yılında vefat eden Baba Mustafa ismi ile bildiğimiz Mustafa Karaoğlanoğlu 1948 yılında Fatsa’nın Gölküy Köyü’nde dünyaya gelmiş. Annesinin adı Şakir ve Babasının adı ise Asiye’dir.
Elimdeki şiir defterinden anladığım kadarıyla 1969 yılında askerliğini tamamlayan Mustafa Karaoğlanoğlu asıl mesleği olan aşçılığının yanında , şiir yazamaya 1969 yılında başlamış.
Baba Mustafa’yı çok yakından tanıma

8 Temmuz 2013 Pazartesi

Güler Kumru (Kayalık)'la Söyleşi ve Fotoğraf / Bekir AKKAYA

GÜLER KUMRU (KAYALIK) : FATSA – ELEKÇİ KÖPRÜ’SÜ AÇILIŞINDAKİ DUA EDEN DİN ADAMI “HACI TEVFİK MÜFTÜ EFENDİDİR”

 Bugün çok değerli bir hanımefendi ile tanıştım. Yaklaşık dört saate yakın sohbet ettik. Kumru ilçesinin kurulmasından bu yana bilinmeyenleri öğrenme fırsatım oldu. Bugün Güler Hanımefendi’nin bana anlattıkları elimde bulunan bir çok belgeyi de doğruluyordu. Ben bu sohbette bildiklerimin

29 Haziran 2013 Cumartesi

Başörtüsü Zulmü Devam Ediyor/ Bekir AKKAYA

Güya Üniversitelerde Başörtüsü sorunu Bitti.
Yalan...
Hem de Şimdi daha da derinden yapılıyor...
Kız çocukları aşağılanıyor...
Sorgulanıyor....
Alaya alınıyor...
Yazılı olmayan uygulamalrda düşük not veriliyor...
İsimlerinden bile anlam çıkartılıyor...
Sınıflarda bırakılıyor...
Yılları Çalınıyor...
Hiç bir uygulamaya katılmayan öğrenciler bizim kafadan diye geçiriliyor...
Örtüsünden ve inancından dolayı çocuklar sınıfta bırakılıyor...
Üniversitenin kendi içindeki iktidar mücadelesinde...
Çocuklar Harcanıyor...
Hiç bir yetkili bunlara önlem almıyor...
Yine ikna metotları uygulanıyor...
Hatta daha da ötesi başı açık olanlar bile inancından dolayı süründürülüyor...
Zeki öğrencilerin önü kesilmek isteniyor...
Bunun sonu

24 Haziran 2013 Pazartesi

İstanbul Kumrulular Derneğinden Bekir Akkaya'ya Teşekkür

İstanbul Kumrulular Derneği'nden "Dernek Çalışmalarına Katkıları Nedeniyle" Bekir Akkaya'ya Dernek Başkanı Celalettin Dervişoğlu ve Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Çaya tarafından Teşekkür Plakati

Kumru Müftülüğü'nden Bekir Akkaya'ya Teşekkür Belgesi

Kumru Müftüsü Sayın Abdullah Pamuklu'dan "Kumru Müftülüğü Etkinliklerine Katkı Nedeniyle" Bekir Akkaya'ya Teşekkür Belgesi Verildi

Atları Konuşturan Adam Zaloğlu Rüstem/Haber

İki gün önce Zaloğlu Rüstem Ağa olarak tanınan Çokdeğirmenli Cemal İşcan’ı ziyarete gittik. Dostum Harun Muslu Zaloğlu Rüstem için “Atları konuşturuyor ve horozların dilinden anlıyor.” Derdi de inanmazdım. Ama gördüklerim karşısında inanın hayrete düştüm.


Çevresinde Zaloğlu Rüstem Ağa diye bilinen Cemal İşcan 30 yıldır atlarla uğraşan birisi. Karadeniz Bölgesinde tüm at yarışlarına katılarak onlarca ödül almış. Yarış aleminde ne tanımadığı ne de onu tanımayan kimse var. En önemli özelliği ise atların dilinden anlaması.

Zaloğlu Rüstem sadece atlara değil Horozlara da büyük ilgisi var. Nasıl atlarla ilgili tüm ayrıntıları biliyorsa aynı şey horozlar için de geçerli. Bir ara anlamadığımız bir sesler çıkardı akabinde kendisinin gözü gibi koruduğu horuz yanımıza çıka geldi. Bizlerin bakışları arasında horozun kulağına bir şeyler fısıldadı ardından horoz tam otuz beş saniye öttü. Ötmesini ancak horuz yere bayılınca kesti.
               Çokdeğirmenli Cemal İşcan horozları Kırıkkale’den getirdiğini ifade ederek “ Bu horozlar öyle bir horozdur ki bunlar Denizli’den getirilip Kırıkkale’de farklı bir tür oluşturuluyor ve ben de şimdilik burada yaptığım değişik bir yöntemle daha da farklı bir tür oluşturuyorum. Geliştirdiğim bir metotla da konuşamadığı halde benim dilimden anlayan bir “Horoz türü” geliştirdim. Ve bu horozlar yetişkin bir evlattan öte beni dinler

11 Haziran 2013 Salı

Kumru ve Köylerinde İlk Kurulan İnternet Sitesi Fizme.com

Kumru’un ilk internet sitesi olan www.fizme.com sitesi kurulduğundan bu yana ilgi ile takip ediliyor. Dünyanın tüm Fizmelilerini sayfalarında buluşturan site yüzlerce fotoğraf barındırıyor. Fotoğraflar arasında “Vefat Eden Tüm Fizmelilerin” fotoğraflarının da yer aldığı sitenin özellikle ziyaretci defteri uzak ve yakın tüm Fizmelilerin olduğu gibi çevre köy ve ilçelerinden de haberleşmelerin büyük katkı sağlıyor.

Sitede ayrıca Fizme Sitesinin Sahibi ve yönetmeni Mehmet Arşin’in de şiirleri bulunuyor. Almanya’da bulunan bir memleket sevdalısı Mehmet Arşin’le birlikte oğlu Engin Arşin’de bu sitede gurbetteki Fizmelileri buluşturma noktasında büyük gayret sarfediyor.

www.kumru.org sitemizin de sponsorluğunu yürüten Mehmet Arşin’e bu karşılıksız memleket hizmetinden dolayı sitemiz adına teşekkür ediyor, sevgi ve saygılarımızı iletiyoruz.

www.fizme.com Sitesi'ni ziyaret ederek kurulduğundan bu yana yüzlerce fotoğrafa ulaşmanız mümkündür.

NOT: Kumru.org sitemiz Değerli Dostum Mehmet Arşin sayesinde bugünleri gördü. SİYARETCİLERİMİZ ADINA DA TEŞEKKÜRLER …Bekir AKKAYA/KUMRU HABER/KUMRU

Bir Türküyle Sarıkamış - Şiir ve Yazı / Bekir AKKAYA

Destanları ve Halk Türkülerini çocukluktan beri severek okurum. 1970'li yıllarda, bugün çok fazla alışık olduğumuz cinayet ve buna benzer haberler bir şekilde destanlaştırılır ve sokaklarda beş veya on kuruşa satılırdı. Boyna asılı teyp eşliğinde destan satan kişiyi biz çocuklar büyük bir ilgi ile izler, aldığımız destanı evlerimize götürür aynı makamla büyüklerimize okurduk. Bilhassa yaşlı büyüklerimiz "ah yavrum-vah yavrum!" eşliğinde gözyaşları sel olur, destanlar büyük bir özenle korunur, bütün köylerde elden ele dolaşırdı. Destan dörtlükleri daha çok "anneler-babalar" kelimeleri ile biterdi. Destanı çok güzel okuyan çocuklar her ortamda aranır, bulundukları yerlerde önemsenir izzet ve ikramlarla takdir edilir ve aferimlerle destan tekrar tekrar okutturulurdu. 
Her Halk Türküsünün bir hikâyesi mevcuttur. Hatta bir çok halk türküsü destanların ufak bir bölümü olarak karşımıza çıkar. Destanların en önemli özelliği hikâyeyi de içersinde barındırarak olayı en ince ayrıntısına kadar işlemesi ve tüm insani duyguları birazda abartılı olarak destana yansıtması destanın halk tarafından kabul